Zât-ı Hak’da mahremi irfan olan anlar bizi, İlm-i sırda bah-i bî-pâyân olan anlar bizi, Bu fenâ gülzârına bülbül olanlar anlamaz, Vech-i bâkî hüsnüne hayrân olan anlar bizi, Katre nice anlasın, umman olan anlar bizi,“Gel ey bir danecik gaib, gel ey bir danecik mevcut”
22 Aralık 2012 Cumartesi
Hayal Kurmak
Bu öykü, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışa koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğluna kadar uzanır. Babasının işi nedeniyle çocuğun okul hayatı kesintilere uğramıştı. 7. sınıftayken, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını istedi hocası. Çocuk bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini anlatan 7 sayfalık bir kompozisyon yazdı. Hayalini en ince ayrıntılarıyla anlattı. Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi. Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1 000 metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi.
Ertesi gün hocasına sunduğu 7 sayfalık ödev, tam kalbinin sesiydi. İki gün sonra ödevi geri aldı. Kağıdın üzerinde kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir "0" ve "Dersten sonra beni gör!" uyarısı vardı.
"Neden '0' aldım?" diye merakla sordu hocasına çocuk. "Bu, senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal..." dedi, hocası. "Paran yok. "
" Gezginci bir aileden geliyorsun. Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak, büyük para gerektirir. Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar da alman gerekiyor. Bunu başarman imkansız!" dedi ve ekledi: "Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm." Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı. "Oğlum..." dedi babası, "Bu konuda kararını kendin vermelisin. Bu senin hayatın için oldukça önemli bir seçim!" Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürdü hocasına. "Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin; ben de hayallerimi.." O, 7. sınıf öğrencisi, bugün 200 dönümlük arazi üzerindeki 1 000 metrekarelik evinde oturuyor.
Yıllar önce yazdığı ödev, şöminenin üzerinde çerçevelenmiş olarak asılı.
Öykünün en can alıcı yanı şu: Aynı öğretmen, geçen yaz 30 öğrencisini bu çiftliğe kamp kurmaya getirdi. Çiftlikten ayrılırken eski öğrencisine "Bak..." dedi, "Sana şimdi söyleyebilirim. Ben senin öğretmeninken, hayal hırsızıydım. Allah' tan ki sen, hayalinden vazgeçmeyecek kadar inatçıydın."
İnsan, ideallerinin peşinden koştuğu müddetçe bir anlam ifade eder; çünkü hayatı anlamlı kılan şey kurulan hayallere ulaşmak için verilen çabadır. Şu an bulunduğu halden memnun olan, geleceğe ait yeni hayaller belirlemeyen bir insanın kendine ve topluma verebileceği çok şey yoktur. Bir başka ifadeyle, hayali olmayan bir insanın yaşamı yüktür sırtında.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder